Bu okuduğum ikinci Murat Menteş kitabı oldu. İlk olarak bir süre önce Dublörün
Dilemması’nı okuyup hakkında da gayet olumlu bir yazı yazmıştım. Aynı olumlu
görüşlerim Ruhi Mücerret için de geçerli. Yine baştan sona kıvrak bir dille
yazılmış, zaman zaman absürtlüğe kaçan (iyi ki de öyle) nefes kesen bir aksiyon
romanı söz konusu yine. Gerçi kelime oyunları, aforizmalar ve metaforlar biraz
aşırıya kaçmış gibiydi. Her cümlede bir oyuncak, her cümlede bir benzetme, bir
aforizma ne kadar zekice ya da edebice de olsa okuru yoruyor biraz. Gerçi böyle
yorgunluğa da can kurban yine de.
Bu arada Dublörün Dilemması için yaptığım bir olumsuz eleştiri bu kitap
için de geçerli. Yazar karakterlerini birinci tekil şahıs olarak konuşturduğu
için ve çok kendine özgü bir yazım dili olduğu için farklı farklı karakterler
aynı tarz konuşuyor durumu ortaya çıkmış yine.
Kitap 100 yaşındaki bir türlü ölemeyen Kurtuluş Savaşı gazisi Ruhi
Mücerret’in hikayesi gibi görünse de (ki öyle görünmesinin asıl nedeni kitabın
adı ve kurgunun Ruhi Mücerret ile başlaması) bence asıl kahraman Civan
Kazanova. Hem kendi hayat hikayesi hem de Ruhi Mücerret’in hayat hikayesine
dahil oluşu kesinlikle kitabın asıl kurgusunu alıp götürüyor. Aksiyonun yanı
sıra biraz bilim kurgu ve bol bol hayat felsefesi de var işin içinde. Karakter
isimleri ise yine çok eğlenceli: Korkut Üneli, Timur Tümör, Masum Cici, Fujer
Fuji, Avni Vav, Serpil Silahlıperi, Nazlı Hilal... Her ne kadar Murat Menteş
sırf kendisini ve okuru eğlendirmek amacıyla yazmış gibi düşünülebilirse de
biraz geriye çekilip bakıldığında ciddi bir aksiyon kurgusuyla karşılaşıyor
insan. Hatta bence bir Tarantino filmi havası var kurguda. Senaryolaştırılıp
çekilse Pulp Fiction ya da Reservoir Dogs tadında bir film ortaya çıkabilir. Yani
kanaatimce Tarantino filmlerini sevenler bu kitabı ve Menteş’in diğer
kitaplarını büyük olasılık seveceklerdir.
Murat Menteş de Barış Bıçakçı ve Alper Canıgüz’den sonra sevdiğim ‘yeni’
yazarlar arasına katılmış oldu böylece. Üstelik hakkında okuduklarıma bakılırsa
diğer bir romanı ‘Korkma Ben Varım’ Ruhi Mücerret’ten daha başarılıymış. Okuma
listeme aldım. Göreceğiz bakalım.
Bölümlerin başlarındaki ünlü sözler de çok eğlenceliydi. Hangisi gerçek
hangisi uydurma, hepsi mi gerçek, hepsi mi uydurma karar veremiyor insan. Araştırmak
lazım. Yazımı bitirirken bu bölüm başı sözlerinden birini mi buraya yazsam
yoksa kitabın içinden mi güzel bir cümle alsam karar veremedim. En iyisi
ikisini birden yapayım:
“Eğer sizde yüz yaşına kadar yaşama isteği uyandıran şeylerle ilginizi
keserseniz, yüz yaşına kadar yaşayabilirsiniz."- Woody Allen
Bir insan acıdan delirdiğinde, diğerleri onun acısını değil, deliliğini
görürler. (Sayfa144)