Karışık Kaset Uygar Şirin’in üçüncü ve son romanı. Anne Tut Elimi! ve Büyük
Deniz Yükseliyor isimli iki romanı daha var. Aynı zamanda sinema eleştirmeni ve
reklam yazarı olan Uygar Şirin’in Karışık Pizza ve Ses filmlerinin
senaryolarında da imzası bulunuyor.
Ben daha önce Anne Tut Elimi! romanını okumuştum. Benim tarzım daha çok
fantastik kurgu, gerilim, korku, aksiyon, polisiye olduğu için bana göre bir
kitap değildi ama yine de etkilenmediğimi, beğenmediğimi söyleyemem. Üstelik bu
kitapta kıyısından köşesinden dokunulmuş bir fantastik durum da yok değildi
hani. Neyse, bu yazının konusu ilk roman değil son roman.
Karışık kaset için Ekşi Sözlük’te bir yazar “müzikal roman” demiş. Bu tabir
çok hoşuma gitti. Romanı çok güzel kategorize etmiş. Kitabın adından da anlaşılıyor
müzikle, şarkılarla ilgili bir içeriği olduğu. Ama ben bu kadarını tahmin
etmiyordum. Özellikle de seksenlerde gençliğimi yaşadığım ve karışık kaset
kavramıyla yakından haşır neşir olduğum için roman beni o yıllara götürdü.
Bana göre bütün romanların bir fon müziği vardır. Hatta bölümden bölüme bu
fon müziği değişebilir de. Kitabı okurken bu fon müziğini okuyucunun bulması,
hissetmesi gerekir. Ben bu müziği hissettiğim zaman hemen açarım ve kitabı
okurken dinlerim. Bazen de kitaptaki bir mekanda mesela bir barda çalan
şarkının adı geçerse o zaman işim kolaylaşır ve o parçayı açarım. Stephen
King’in Kara Kule’sinin fon müziği Hey Jude’dur ve bu kitapta açıkça
belirtilir. Belirtilir dediğim okurken anlarsınız öyle olduğunu. Kırda bayırda
yürürken bile gaipten gelen bir Hey Jude sesi duyar çünkü kahramanlar. Yedi tane
tuğla gibi kitabı okurken dinleye dinleye şarkıyı ezberlemiştim en sonunda.
Karışık Kaset’te ise onlarca şarkıdan oluşan bir fon müziği silsilesi var.
Özellikle seksenli, doksanlı yılların Türkçe şarkılarının adları (ki ortalama
her sayfada en az iki üç tane) geçtikçe açıp dinlemeye kalkışsaydım kitabı
aylarca bitiremezdim herhalde. Bu nedenle obsesif davranmadım ve adı geçen
şarkıları (ki çoğunu biliyordum) aklımdan geçirmeyi tercih ettim. Bir nevi
gizli fon müziği durumu yarattım yani. Ve çok da keyifli oldu.
Üç perdelik bir aşk hikayesi demiştim. Evet yirmi yıla yayılan (1990’dan,
2000’den ve 2010’dan birer kesit) bir aşk hikayesi. Bir müzik tarihi hikayesi,
bir ebeveyn-çocuk ilişkisi hikayesi. Okuyanı gülümseten ve hüzünlendiren bir
hikaye. Yine duygusal yani. Yani yine bana göre değil. Ama yine etkilendim,
hatta birkaç yerinde (özellikle de son cümlede) gözlerim doldu. Duygusal biri
miyim yoksa ben?
‘Duygusal biri miyim?’ diye sorarken şaka yapıyorum tabii ki. Her insanı
duygulandıran duygulandırmayan şeyler vardır ve bunlar insandan insana
değişebilir. “Fantastikçiyim, gerilimciyim, duygu yüklü kitaplar bana uymaz
diyorum,” ama en fantastik kitapta bile boğazımın düğümlendiği, gözlerimin
dolduğu çok oluyor. Bazen bir ork için, bir ejderha için gözyaşı dökebiliyorum.
Aramızda kalsın bazen televizyonda haberleri, hatta reklamları seyrederken bile
yaşıyorum bunu.
Karışık Kaset diyorduk sahi... Detaylarına çok giremiyorum tabii ama
özellikle seksenlerde, doksanlarda çocuk/genç olduysanız (ister kadın, ister
erkek) sizi içine çekecek, romanın kahramanlarıyla özdeşleşmenizi sağlayacak
keyifli bir hikayeyle karşılaşacağınızdan eminim. İlla seksenlerde, doksanlarda
çocuk/genç olmuş olmaya da gerek yok romandan keyif almak için. Çünkü her
insana özgü zaafları, takıntıları, duygu ve düşünceleri, hayata ve ilişkilere
bakış açısını bulacağınız için mutlaka kendinizden de bir şeyler
bulacaksınızdır hikayede.
Bildiğim kadarıyla kitabın filmi çekilecek yakında. Kitapta da bir film
çekme bölümü var ve romanın kahramanlarını Umut Kurt ile Ezgi Mola
canlandırıyor. Şimdi gerçekten kitabın filmi çekildiğinde başrollerinde Umut
Kurt ile Ezgi Mola oynarsa aklıma şu soru geliyor benim: O zaman çekilen filmde
o film çekme bölümünün sahnesi geldiğinde hangi oyuncular oynayacak hikayenin
kahramanlarını?
Bu arada ben kitaptaki baba karakterini son zamanların popüler dizisi olan
Kardeş Payı’ndaki babaya benzettim biraz. Neyse işte... Önce okuyun da sonra
konuşalım.
Bu arada yazdıklarım ya da kitap ilginizi çektiyse
aşağıdaki bağlantıdan bu kitapla ilgili, Uygar Şirin’le ilgili, diğer
kitapları, senaryoları, eleştiri yazıları, fikirleriyle ilgili daha ayrıntılı
ayrıntıl ayrıntı ayrınt ayrın ayrı ayr ay a.........
http://uygarsirinyazihane.wordpress.com/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder